-Bu Vatan Bizim
Burası Türkiye, biz de Türk`üz, Türk!
Bu memleket bizim, bu vatan bizim,
Bu toprakta doğduk, burda büyüdük,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
1071 Malazgirt`ten bir gedik,
Açıp girdik, bu toprağa yurt dedik.
Bedel ise, bedelini ödedik,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
Türkiye`ye neden Türkiye denmis,
Bu isim bu yurda gökten mi inmiş?
Demek ki ap açık bedel ödenmiş!
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
Bedeli sayısız şehit olmuş can,
Bedeli bayrağı al eyleyen kan,
Ne isterse verdik, bizden bu vatan,
Unutamam unutamam unutmam.
Laz`da benim, Çerkez`de ben, Kürt`te ben,
Bunlar aza, bunlar el kol, Türk beden,
Ağzı olan konuşmasın bilmeden,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
Mülayim bulupta Türk`te ki huyu,
Kuyu kazmasınlar, ardından kuyu,
Kabarmasın Türk`ün ayranı suyu,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
Kimse şaşırmasın, kimse şaşmasın,
Bağrımda barınan yılanlaşmasın,
Türkiye`de Türk`ün sabrı taşmasın,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
Bırakın yılanı, en küçük böcek,
Bu memlekette yaşıyorsa bilecek,
Türkiye Türklerin yurdu diyecek,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
Ey Arif bazısı demiyor ama,
Der gardaş,... dert etme,... hiç düşme gama,
Seve, seve dedirtiriz adama,
Bu memleket bizim, bu vatan bizim.
-Unutamam
Unuttu mu sanıyorsun, unuttu ?
Unutamam unutamam unutmam.
Unutmamak beni hayatta tuttu,
Unutamam unutamam unutmam.
Kinin yeri yoktu benim gönlümde,
Böyle oldu isem kabahat kimde?
İstesem de artık değil elimde,
Unutamam unutamam unutmam.
Anlasanda usul usul anlatsam,
Sana bir ülkücü nesil anlatsam,
Nerden başlasam, nasıl anlatsam?
Unutamam unutamam unutmam.
Ruhi Kılıçkıran ilk göz ağrımız,
Sonra Özmen`imiz, İmamoğlu`muz,
Önkuzu`muz derken yandı bağrımız,
Unutamam unutamam unutmam.
Baştan giden bunlar, bunlar hep baştan,
Sırf bunlarla çıkamadık ateşten,
Genç ihtiyar, şehit verdik her yaştan,
Unutamam unutamam unutmam.
Bir haneden çift çift giden can oldu,
Ellerimin kan dolduğu gün oldu,
Yedi tabut taşıdığım gün oldu,
Unutamam unutamam unutmam.
Giderken dedi ki bu dört bin nefer,
Kanımız aksada Islamın zafer,
Bırak Türk olmayı, insansam eğer,
Unutamam unutamam unutmam.
Verdiğim şehidin on katı kadar,
Elsiz, kolsuz kalan gazilerim var,
Unutmak ne demek?! Ar ederim ar!
Unutamam unutamam unutmam.
Vatan dedik, millet dedik, din dedik,
Kızıl, kızıl fırtınalar önledik.
En büyük kazığı yine biz yedik,
Unutamam unutamam unutmam.
Ve o fil sandığım pire eylülü,
Deva zanettiğim pire eylülü,
Bizi hançerleyen kara eylülü,
Unutamam unutamam unutmam.
O eylülün getirdiği kafayı,
İmanı küfürle tartan kefeyi,
Kanımla sürülen zevk-ü sefayı,
Unutamam unutamam unutmam.
Ondokuz ağustos, sene seksenbir,
Tarihlere nasıl geçer kim bilir?
Bana göre leke, bana göre kir,
Unutamam unutamam unutmam.
Kurt peşinde köpek olan savcıyı,
Hakim dedikleri zalım avcıyı,
Bize verdikleri zulmü, acıyı,
Unutamam unutamam unutmam.
Mamak`ta ki C-5 deki halleri,
Adaletsiz kalem kıran elleri,
O ellerin soldurduğu gülleri,
Unutamam unutamam unutmam.
Zindanlar, hücreler, gizli bölümler,
Gizli bölümler de gizli ölümler,
İşkenceler, hakaretler, zulümler,
Unutamam unutamam unutmam.
Gözlerimin ışığına bir bakın,
Doğrultun namluyu bir kurşun sıkın,
Ama bana unut demeyin sakın,
Unutamam unutamam unutmam.
Ozan Arif bu dünyadan göç etse,
Kara toprak erim erim eritse,
Mezarımda karış karış ot bitse,
Unutamam unutamam unutmam.
-Köyüm Eski Köyüm Değil
Köye vardım varmayaydım
Köyüm eski köyüm değil.
Bu halleri görmeseydim,
Köyüm eski köyüm değil.
Vardım güneş batıyordu,
Guguk kuşu ötüyordu,
Üç-beş baca tütüyordu,
Köyüm eski köyüm değil.
Eve indim dertli dertli,
Evim benden kasavetli,
Kapı kitli, baca kitli,
Köyüm eski köyüm değil.
Hergün dolup taşan hane,
Misafirle coşan hane,
Þimdi olmuş bir virane,
Köyüm eski köyüm değil.
Ne desem boş vade yetmiş,
Büyük anam ölüp gitmiş,
O gidince bu ev bitmiş,
Köyüm eski köyüm değil.
Ipıssızdı terek bucak,
Pas tutmuştu balta nacak,
Susuz güğüm, külsüz ocak,
Köyüm eski köyüm değil.
Sabah kalktım gündüz gözü,
Gittim gezdim küçük düzü,
Ne koyun var ne de kuzu,
Köyüm eski köyüm değil.
Dağ-taş güzel doyulmuyor,
Lakin mal-mul yayılmıyor,
Kaval sesi duyulmuyor,
Köyüm eski köyüm değil.
Tarlaları, tapuları,
Konakları, yapıları,
Kapatmışlar kapıları,
Köyüm eski köyüm değil.
Arif derki topu topu,
Açık olan yedi kapı,
Böylemiydi eski Hapu,
Köyüm eski köyüm değil.
-Kavgadayım
Ne bugünüm ne yarınım,
Ta dünümle kavgadayım.
Hemi ruhum hemi canım,
Bedenimle kavgadayım.
Ömür geçti yürü yürü,
Þöyle baktım dönüp geri,
İlk doğduğum günden beri,
İlk günümle kavgadayım
Kırk senedir yol almışım,
Ne arayıp ne bulmuşum,
Bir yanımla dost olmuşum,
Bir yanımla kavgadayım.
Doğu batı falan filan,
Kuzey, güney hepsi yalan,
Tek kıbleden geri kalan,
Her yönümle kavgadayım.
Arif dedim, düşün ince,
Þunu gördüm düşününce;
Elalemden daha önce,
Ben benimle kavgadayım.
-Gönül
Yeter gönül yeter senden çektiğim,
Avuca sığmadın ele sığmadın.
Ömür boyu gözlerimden döktüğüm.,
Yağmura sığmadın, sele sığmadın.
Gönül senin ile gitmek zor işmiş,
Seni adım adım gütmek zor işmiş,
Seninle yolculuk etmek zor işmiş,
Dağlara, taşlara, yola sığmadın.
Sen yoldaş değilde esir aradın,
Esirin de oldum kusur aradın,
Emellerin için asır aradın,
Mevsime sığmadın, yıla sığmadın.
Sen bitmedin ama ben artık bittim,
Sazımla beraber peşinden gittim,
Onu da emrine amade ettim,
Perdeye sığmadın, tele sığmadın.
Hizmet ettim sana hizmet her şeyle,
Sonunda kocattın Arif`i böyle,
Destan mı yazmadım, şiir mi söyle?
Kelama sığmadın, dile sığmadın.
-
8 Ekim 2008 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder